Kitaplardan Uyarlanan Filmlerdeki Karakterlerin Gerçek Kişiliklerini Öğrendiğinizde İzlediklerinizi Sorgulayacaksınız

Bir kitabı beyaz perdeye uyarlamanın kolay bir iş olmadığını varsayabiliriz. Senaryosu da kitap kadar iyi olsa da bazen beklentileri karşılayamıyor. Yazarlar kitaplarında karakterlerin iç dünyalarını ve kırmızı çizgilerini belirtseler de sinemalarda bu noktalar farklılık gösterebilmektedir. Bu değişimlere hep birlikte bakalım.
Not: SPOİLERiçerir.
1. Tarzan

Yirmi dört kitaplık bir seri olan Tarzan, bugüne kadar birçok kez uyarlanan ve ormanda büyüyen bir insanı anlatan bir hikaye. Bazı film uyarlamalarında Tarzan bir Afrika kabilesinin mensubu olarak gösterilirken, bazılarında ise ormanın hükümdarı olarak gösterilir. Tarzan’ı filmlerden ve kitaptakinden ayıran şey, karakterin daha samimi ve kibar gösterilmesi. Kitaplarda Tarzan, kimsenin tavsiyesine ihtiyaç duymayan kibirli bir kişidir. Karakterdeki bu değişim, 1999’da Disney’in uyarlamasıyla başladı.
2. Denizler Altında Yirmi Bin Fersah, Kaptan Nemo

Jules Verne’in aynı adlı kitabında Nemo çok yönlü bir insandır. Bir Kızılderili, prens olarak doğar, ancak kaçmak ve saklanmak zorundadır. Nemo eğitimli, zeki ve esprili. Zaman zaman acımasız olsa da cömert bir yanı vardır. Ancak Hollywood filmlerinde Nemo’yu sadece güç peşinde koşan bir korsan olarak görüyoruz.
3. Kleopatra

Ekranlarda Kleopatra’nın inanılmaz bir tatlılığı olduğunu görüyoruz. Kleopatra’nın bu sinemaların etkisinde büyüleyici güzelliğiyle erkekleri etkilediğini düşünsek de aslında öyle değildir. Günümüze ulaşan tüm tasvirlerinde sıradan bir güzelliğe sahip olduğu görülmektedir. Aslında Kleopatra, güzelliğiyle değil, inanılmaz zekasıyla erkekleri kendine aşık eden bir kadındır.
4. Frankenstein’ın Hayaleti, Frankstein’ın Gelini

Kitapta filmdeki gibi yavaş konuşan ve beceriksiz bir tip değil. Orijinalinde Frankenstein; Birkaç dil bilen, uzun sohbetler yapabilen ve derin bir kişiliğe sahip bir karakterdir.
5. Barbar Conan, Conan

Conan karakteri, Arnold Schwarzenegger’in canlandırılmasından sonra ünlendi. Bu karakteri de Jason Momoa canlandırmıştı. Filmde Conan pek akıllı değil. Stratejik düşünmek yerine kılıcıyla sahip olduğu güce odaklanır. Ama Robert. E. Howards’ın kitaplarında ise karakter aptallıktan uzak ve basit bir şekilde tasvir edilmiştir. Kitapta son derece bilge ve güzel konuşan bir karakter.
6. Forrest Gump

Film ve kitap arasındaki bu farkı çok az kişi bilir. Romanda Gump, sinemadakinin aksine oldukça kabadır. Sık sık küfür eder. Aptallığına rağmen, matematik ve fizikte şaşırtıcı derecede yeteneklidir.
7. Witcher, Karahindiba

The Witcher serisinin başarısının hepimiz şahidiyiz. Peki bu başarı, uyarlandığı kitaplara olabildiğince sadık kalınmasından kaynaklanıyor olabilir mi? Ancak diziyi kitaptan ayıran bir istisna vardır: Dandelion karakteri. Kitapta Geralta ile çok iyi arkadaş olmalarına rağmen bu bağı ekranda görmüyoruz.
8. Doğu Ekspresinde Cinayet, Hercule Poirot

Hercule Poirot çok sofistike ve çok yönlü bir karakter, dolayısıyla bu karakteri izleyiciye canlandırmak oldukça zor. 2017 yapımı film, geçmişinden dolayı karışık ve sıkıntılı bir atmosfere sahip. Sinemada sorunları çözmek için sık sık bastonunu ya da tabancasını kullansa da kitaptaki sözlerini daha çok kullanıyor.
9. Harry Potter, Ron Weasley

Rupert Grant’in Ron Weasley için mükemmel bir seçim olduğunu hepimiz biliyoruz. Kitapta Ron’un beceriksiz bir yönü olsa da inkar edilemez tarafının da altı çiziliyor. Problem şu, Ana karakterlerin ilişkilerinin temellerinden bazıları filmlerden alınmıştır. Örneğin, Ron’un birçok özelliği Hermione’ye aktarılmıştır.
10. Açlık Oyunları, Peeta Mellark

Peeta kitaptaki filmde gösterildiği gibi nazik bir insan ama filmlerde etkisiz olarak gösteriliyor. Kitapta okuduğumuz her yönden güçlü olan Peeta’yı ekranda göremiyoruz. Sanki Katniss olmadan hiçbir şey yapamayan biri olarak tasvir edilmiş gibi.
11. Serena, Serena

Kitaptaki karakterinin aksine Serena, filmde oldukça çekici ve tarz sahibi. Romanda, kocasının işini ve hayatını kontrol eden soğuk ve hesapçı bir kadındır. Serena’nın beyaz perdeye orijinal olmayan ve belirsiz uyarlamasının sinemanın dinamiğini zayıflattığını düşünüyoruz.
Ne düşünüyorsun?